Adres: Mecidiyeköy Mahallesi Şehit Ahmet Sokak Ada Residance N0: 6 -10 İç Kapı No: 24, 34387 Şişli/İstanbul
Kaş Ekimi operasyonu kaşsız kalan bölgeye donör bölgeden alınmış olan kıl köklerinin eklenmesi işlemidir. Kaş ekimi operasyonuna genetik özellikler ve dökülmelere bağlı olarak ihtiyaç duyulur.
Kadınlar için hemen hemen tüm yüz hattı ve detayları çok önemlidir. Bu yüzden kadınlar hayatlarının birçok günlerini aynanın karşısında geçirmektedirler ki kaşları düzeltmek içinde çok zaman harcadıkları bilinmektedir.
Kişide genetik ya da dökülme sonucunda kaşsız kalan bölgeye donör bölgeden (kafatasının yan ya da arka kısmında bulunan kökleri en güçlü saçın yoğun olduğu bölge) alınan güçlü saç köklerinin bölgeye yerleştirilmesi işlemine kaş ekimi denir.
Bazı nedenler sebebiyle oluşan rahatsızlıklardan dolayı kaş dökülmeleri hem kadınlarda hem de erkeklerde görülmektedir ve buna bağlı olarak da görüntüsel bozukluklar gözlemlenmektedir.
Özellikle bayanlar dış görünüme daha dikkat ettiğinden daha hassas bir şekilde yüz hatlarına önem vermektedir, seyrek kaşlar bazı kişilerde görünümü büyük ölçüde rahatsız eder ve kaşlarını gürleştirmek ister. Günümüzde seyrek kaşların gürleşmesi için uygulanan tek yöntem kaş ektirmektir.
Kaş ekimi işlemi ilk olarak bu işlemi yaptıracak olan kişinin gerekli muayenesi yapıldıktan sonra nasıl bir yol izleneceğini planlaması çıkarılır ve bu plan çerçevesinde kaş ekim işlemlerine başlanılır.
Bunun öncesinde işinde uzman ve aynı zamanda kendisini kanıtlamış bir kurum ile çalışmak çok önemlidir. Çünkü işinde uzman olmayan ya da kendisini kanıtlamamış firmalarla çalışmak kişinin hiç istemediği sonuçlarla karşı karşıya kalmasına neden olabilir.
Gerekli muayenesi yapılmış hastaya ne kadar bir kaş ekim gerçekleştirilecek ise belirlenmiş sayıda yine hastanın kendi kafatasının en sağlam yer olan ense tarafından saç kökleri alınır ve kaş bölgesine nakledilir ki buna FUE yönetimi denilir.
Nakil öncesi hastaya lokal anestezi kesinlikle uygulanır ki burada hastanın mümkün olduğunca çok az hatta hiç acı hissetmemesi hedeflenmektedir.
Yaklaşık 4 saati bulan uzun bir işlemden sonra kaş ekim sonlandırılır. Ama burada dikkat edilmesi gereken en önemli hususlardan bir tanesi kaş ekim yapan uzman doktorun ekim esnasında saç köklerini yerleştirirken kaş açısına uygun bir şekilde yerleştirmesidir.
Çünkü saç köklerinin açısı ile kaş köklerinin açısı birbirinden çok farklıdır. Doğal ve rahatsız edici bir görünüm olmaması için buna çok dikkat edilmesi gerekiyor ki bu yüzden işinde kendisini kanıtlamış uzman doktor ile çalışmak çok önemlidir.
Hem kadınlar hem de erkekler yüz hatlarının en güzel şekilde görünmesine çok dikkat ederler. Özellikle kadınlar yüz hatlarının en iyi şekilde görünmesine altın oradan dediğimiz o görünüme çok daha dikkat çekerler ve yüz hattındaki her bir detaya çok önem verirler.
Kaşlar da yüz görünümünde çok etken rol oynamaktadır ve erkeklere nazaran kadınlarda bu durum daha dikkat çekicidir. Bu yüzden kadınlar vakitlerinin neredeyse yarısından fazlasını kendi kişisel bakımlarına ayırmaktadırlar.
Kaş bakımı kozmetik olarak hem zor olmakla beraber hem de günümüzde oldukça maddi yönden de külfetli bir durum haline gelmiş durumdadır.
Aynı zamanda günümüzde son zamanlarda neredeyse büyük oranda kaş dökülmesi yaygınlaşmış ve artmış durumdadır.
Kadınlar bu duruma daha önem verdikleri için kaş dökülmelerinin nedeni arayışı içerisindeler. Kaş dökülmeleri kişide bazı rahatsızlıklardan dolayı ya da genetik bir durum nedeniyle olmaktadır.
Özellikle dış görünümüne dikkat eden kişilerin kaşın yüz hattındaki etkisini çok iyi bildikleri için bu durumdan aşırı derece rahatsızlık duyarlar ve bu problemin bir an önce giderilmesini isterler.
Bununla ilgili yapılacak olan işlemleri hemen yaptırırlar. Kaş dökülmeleri nedeniyle ortaya çıkan bu kötü görünümden kurtulmak için en etkili yöntem ise kaş ekimdir. Kaş ekimi ayrıca kozmetik bakımın zorluğundan ve maddi külfetten de kişileri kurtarır.
Kaş ekimi ile ilgili olarak en doğru olan yöntem kişinin uzman bir doktora görünüp muayene olup ve doktorunun gözlemlediği şekilde hareket etmesidir.
Doktoru uygun gördüğü taktirde kaş ekimini yaptırmalıdır. Kaş ekimini hemen hemen herkes yaptırabilir. Bunun için bir sınır ya da engel yoktur.
Ama ihtiyacı olmadığı sürece kaş ekim yaptırılması da uzmanlar tarafından tavsiye edilen bir durum değildir.
Kaş dökülmesini herhangi bir rahatsızlıktan dolayı yaşayan ya da genetik bir durumdan ötürü dökülen, kaşlarında yanık izi ya da yara izi bulunan, kaşlarındaki doğal görünümden dolayı şekil bozuklukları olan kişiler kaş ekim yaptırabilir.
Uzmanlar bu sebeplerin dışında kaş ekim yaptırmasında yine engel teşkil edecek bir durum söz konusu olmadıklarını söylemiş olsalar da yine de kaş ekim yaptırılmasını uygun görmediklerini belirtirler. Özellikle kadınlar hassas oldukları için bu sebeplerin dışında da kaş ekim yaptırmaktadırlar.
Birçok insanda çeşitli sebeplerden dolayı kaş dökülmesi görülmektedir, bunların bir kısmı bazı rahatsızlıklar nedeniyle bir kısmı genetik bir durumdan dolayı.
İnsanların bir kısmında yaralanmadan ya da kazadan dolayı iz kalmakta ya da kanser hastalıklarına bağlı tedavi yöntemlerinden dolayı kaş dökülmesi görülmektedir.
Bunun yanında stres, dengesiz beslenme, yoğun makyaj uygulaması vb. gibi sebeplerde kaş dökülmesine neden olmaktadır.
Bu durumlardan herhangi birisini bile yaşayan insanlarda bu kötü görünümü kurtarmak için çeşitli yönetmeler mevcuttur.
Bunlardan bazıları ise kalıcı kaş dövmelerine başvurmaktalar ki son dönemde kaşlarına kalıcı kaş görünümlü dövme yaptırımı çok yaygınlaşmıştır.
Ama uzman doktorlar bu uygulamanın sağlık açısından uygun olmadığını ve kişiye dönüşüm olarak kötü sonuçlar doğurabileceğini düşündükleri için bu uygulamadan uzak durulması gerektiği söylemektedirler.
Uzman doktorlar bu sayılan sebeplerden bir tanesi bile ortaya çıktığı durumlarda, kişide kalıcı etkiler yaratacağı için kişiyi psikolojik olarak etkiler.
Bazı uzmanlar böyle durumlarda kaş ekiminin zorunluluk haline geldiğini belirtmişlerdir. Bu sebeplerin dışında da kaş ekimi kişinin özgür iradesi ile yapılabilecek bir uygulamadır.
Kaş ekimi işleminde en dikkat edilmesi gereken noktalar tam olarak ekim yapılmadan önceki atılacak doğru adımlardır. Bunun için öncelikle kişi kaş ekimi ile ilgili bilgi sahibi olmalıdır ki bunun için gerekli araştırmaları yapmalı ve akabinde işinde kendisini kanıtlamış bir uzman doktora gidip fikir edinmelidir.
Kaş ekimi aşamasındaki ilk önemli kural kişinin buna karar vermesidir. Bu işlemi yaptırıp yaptırmama konusunda kararını vermelidir.
Kararını veren kişi bu konuda kendisini kanıtlamış uzman doktoru bulduktan sonra o kişiye muayene olup kaş ekimin sağlık açısından da kendisine hiçbir şekilde sorun teşkil edip etmediğini tespit etmiş ve öğrenmiş olmalıdır.
Yine aynı şekilde kaş ekimi yaptıracak olan kişi bu sektörde kendisini kanıtlamış bir klinik ile çalışmalıdır.
Çünkü iyi bir uzman doktor ve iyi bir klinik ile çalışmadığı sürece kötü dönüşümü olan sonuçlarla karşılaşabilir. Kaş ekimi yaptırmaya karar vermiş kişi bu işte kendisini kanıtlamış doktor ve kliniği bulduktan sonra doktorunun her adımına uyarak ekimi gerçekleştirmelidir.
Uzman doktorlar hastadan alınan kan örnekleri inceledikten sonra kaş ekiminde sorun olmadığına emin olduklarında hastaya lokal anestezi uygulayarak ekim işlemlerine başlarlar.
FUE yöntemi ile yapılan kaş ekimleri son dönemde DHI tekniği ile de yapılmaya başlanmıştır. Hastadan alınan donör hastanın ekim yapılacak bölgesine nakledilmesiyle bu işleme başlanmış olur ve yaklaşık 4 saat sonra da ekim işlemi sonlandırılır.
Kaş ekiminde 4 farklı yöntem uygulanmaktadır ve bunlar
FUT kaş ekimi çok eski bir ekim yöntemidir ki bu ekim yönteminde alınan donörler bıçak kesikleri açılarak ekilirdi ve kaşlar dik uzamaya başladığı için çok çirkin görünüme sebep olduğundan bu yöntem terkedilmiştir.
FİT kaş ekimi ise FUT yöntemine çok yakın sadece burada FUT yöntemi için hazırlanan köklerin bu yöntem için geliştirilmiş iğnelere yerleştirmesi ile yapılan ama gerekli açı verilemediği için kaşların istenilen şekilde çıkmaması nedeniyle bu yöntemde kullanılmaktan vazgeçilmiştir
FUE kaş ekimi ise günümüzde kullanılan en yaygın kaş ekim yöntemidir. Bu yöntemde donörler kaşın yapısına uygun açı ile ekildiğinden dolayı kaşlar doğal görünümü kazanmaktadır.
DHI kaş ekim yöntemi ise FUE ile hemen hemen aynı bir kaş ekim yöntemidir iki yöntemi birbirinden ayırt etmek imkansızdır DHI ile kaş ekim yönteminde de donörler kaşın yapısına en uygun şekilde açı ile ekildiğinden tamamen doğal bir görünüm kazanmış olunur.
Kaş ekimi sırasında ilk dikkat edilmesi gerekilen şey hastanın lokal anestezisinin doğru yapılmış olmasıdır ve bunun için de kendisini kanıtlamış doktor ve klinik ile çalışılması çok önemlidir.
Bunun dışında kaş ekimi sırasında dikkat edilmesi gereken şey ise greftlerin ekileceği kanal sayısı mümkün olduğunca en üst seviyeye çıkarılmasıdır. Bu durumda hastanın kaş yapısına göre greft sayısını belirlenmesi çok önemlidir.
En önemli adımlardan bir tanesi de kaş yapısının dikkate alınarak buna göre kanal yönlerinin doğru bir şekilde belirlenmiş olmasıdır.
Yanlış bir yön belirlenmesi kaşın yanlış ekimine ve kaş büyüdüğünde doğal görünümünün çok daha uzağında bir görünüme sahip olunmasına neden olur.
Bütün bu adımlar dikkate alınmış olsa dahi hastanın ekim sırasındaki durumu sürekli gözetilmeli ve aksi bir durumda hemen müdahale edilmelidir.
Kaş ekimi sırasında hastanın kafatasının yan tarafından ya da ense kısmından kökler alınır çünkü insanın en sağlam saç kökleri kafatasının yan tarafları ve ense kısmıdır.
Kaş ekiminde de en büyük hedef kalıcı bir çözüm bulmaktır ki hastalar kaş problemlerini ortadan kaldırmak için bu yönteme başvuruyorlar. Kalıcı bir çözüm için ise ekimi yapılacak köklerin çok sağlam olması gerekmektedir.
Ekimden sonra dökülme sorunu ile karşı karşıya kalınmaması için vücudun en sağlam kökleri alınır. Buna bağlı olarak kafatasından alınan köklerden yeterli verim alınmazsa bunun dışında özellikle sakal ve göğüs bölgesi (eğer yeterince sık ve elverişliyse) bu bölgelerden kökler alınır, bunun yanı sıra genital bölge gibi vücut kılları da kaş ekimi yaptıracak olan hastadan alınır ve ekim yapılmak üzere kullanılır. Bu sayede bir daha kaş sorunu yaşanmaması amaçlanır.
Kaş ekiminde amaçlanan en önemli öncelik kalıcı bir sonuç alınmasıdır ki bunun içinde sürekli yeni teknikler geliştirilmiştir.
Şu an FUE ve DHI kullanılan en etkin kaş ekimi yöntemidir. Bunun yanı sıra hastaya mümkün olduğunca acı hissettirmemek ve acısız bir şekilde ekimi gerçekleştirmektir.
Doğru bir şekilde yapılan kaş ekiminde istenilen kalıcı sonuca ulaşılmaktadır. Kaş ekimi anlaşılmaması için köklerin doğru bir şekilde nakli gerçekleştirilmiş olması gerekmektedir. Burada dikkat edilecek husus köklerin 35-45 derede altında açıyla ekilmiş olmasıdır.
Bunun nedeni bu açıyla ekilen kökler daha verimli sonuçlar vermesidir. Vücuttaki diğer tüm kıllara göre kaşlar vücudumuza daha yakın bir açıyla gelmektedir ve ekim bu özellik gözeterek gerçekleştirilirse kaş ekimi yapıldığının anlaşılması imkansıza yakın bir hale gelecektir.
Bu yüzden saç ekimini gerçekleştirecek uzmanlar bu ölçüye çok dikkat edip bu ölçüler doğrultusunda operasyonu yapmalıdırlar.
Bu ölçüler dikkate alınmadığı taktirde kaşlar uzamaya ve kendisini belli etmeye başladığında ekimin yapıldığı çok bariz bir şekilde belli olur.
Kaş ekimi süreci aynı saç ekiminde olduğu gibi öncesi ve sonrasıyla toplamda 1 yıl kadar süren bir süreçtir. Ekim yapıldıktan sonra ekimi gerçekleştirilen kökler yaklaşık 15 gün kadar bir süre sonra dökülmeye başlar ki bu dökülme gayet normal olağan bir süreçtir.
Bu süreçte aceleci davranmamak ve sabırlı olmak gerekir. Bu dökülmelerden yaklaşık 3-4 ay kadar sonra yeniden çıkan kökler hem yoğun hem de canlı bir görünüme sahip olur.
Hafif bir cerrahi operasyon olsa da kaş ekiminden sonra da şişlikler gerçekleşebilir ve köklerin ekim yapıldığı noktalarda kızarıklıklar görülebilir ki bunlar bu süreçte olağan durumlardır.
Kaş kimi yapılan kökler saçtan alındığı için kaşlara göre daha hızlı uzamaktadır. Ve her 2 hafta da bir kaş boyunun kesilmesi gerekmektedir.
Nakli gerçekleştirilen saçlar nakledildikleri yere uyum sağlayacağından dolayı yaklaşık 1 yıl kadar bir süre sonra ortamına uyum sağlayıp kaşlar gibi yavaş uzamaya başlayacak ve bu da kişinin kesim süresini büyük ölçüde uzatacaktır.
Kaş ekimi yapıldıktan sonra ekim yapılan bölgenin hızlı bir şekilde iyileşmesi için kan dolaşımını artıran çeşitli lokal ilaçlar uzmanlar tarafından önerilir ve kullanılır.
Bu da iyileşme süresini hızlandırır. Özellikle takviye vitaminler bu dönemde kullanıldığında çok büyük fayda sağlayacaktır.
Kaş ekimi yapıldıktan sonra dikkat edilmesi gereken noktalardan bir tanesi de ekimi yapılan bölgeye mümkün olduğunca herhangi bir şekilde uygulama yapmamaktır. Kullanılan ilaçların sürülmesi dışında işlem yapmamak ve uzman doktora danışmadan bir şey yapılmaması gerekir.
Kaşlar bazı rahatsızlıklar ve genetik sebeplerle dökülüyor olsa da insanların yanlış uygulamaları da kaşların dökülmesine neden olmaktadır.
Öyle ki ülkemizde cımbız ile kaş alma işlemi çok yaygındır ve bu işlem esnasında sert bir şekilde koparım yapılması kaş köküne büyük zarar vermektedir.
Bunun yanı sıra eksik ya da yanlış beslenmeden dolayı da dökülmeler vardır. Kişinin yaşlanmış olması, hormonal bozukluklar, strese dayalı sebepler dev kaş dökülmelerine neden olur.
Kanser tedavisi gören hastaların almış olduğu kemoterapi sonucunda radyasyonun etkisi ile kaşlarda dökülmeler meydana gelmektedir.
Özellikle kaşları sert bir şekilde ovalamak da kaşlara zarar vermekte bu da kaşların zayıflamasına ve dökülmesine sebep olmaktadır.
Kaşlar daha çok yanlış beslenme ve vücutta kaybedilen vitaminlerin eksikliğinden dolayı dökülmektedir. Bunun için kişi sağlığına dikkat etmeli ve ara ara değerlerini kontrol ettirmelidir.
Bazı durumlarda ise her ne kadar bu yazılan sebeplerden birisi dahi kişide görülmese de dökülmeler genetik olarak yaşanıyor olabilir.
Böyle durumlarda kaşların dökülmesini durdurmak için her ne yapılsa da bu pek mümkün değildir ve kişi kaş ekim yaptırmak zorunda kalmaktadır.
Kaş ekimi yapıldıktan 15 gün sonra ekilen köklerde dökülme meydana gelse de yine devam eden süreçte 3 ay kadar bir süre zarfında dökülen köklerin çıktığı gözlemlenmiştir.
Bu sürede kişi uzman doktoru ile sürekli irtibat içinde olup sürekli gözetimi altında olmalıdır. Kaş ekimi yaptıran kişinin tamamen iyileşmesi ise yaklaşık 6 ayı bulmaktadır.
Ama tam anlamıyla iyileşme diyebilmemiz için saç ekiminde olduğu gibi 1 yıl geçmesi gerekmektedir. Bu süre zarfında ekim yapılan bölgede çeşitli küçük çaplı rahatsızlıklar meydana gelebilir.
Hafif ağrı, kızarıklık, şişlik, kabuk bağlama gibi. Ama bunlar hastada kalıcı bir durum bırakmaz ve büyük ölçüde de rahatsız etmez.
Doğru yapılan bir kaş ekim çoğu zaman da 6-7 ay içinde iyileşme göstermektedir. Buradaki en önemli husus hastanın kaş yapısı, hastanın direnci ve hastanın vücut yapısıdır.
Bazı durumlar da iyileşme süresi uzarken bazı durumlarda ise bu süre çok daha kısa sürmektedir. Bu süreçte hastanın kendisine bakması ve doğru bir doktor seçimi önemli olmaktadır.
Kaş ekimi fiyatları kişinin uygulamayı yaptıracağı sağlık merkezi, uygulamayı yapacak doktorun tecrübesi, başarısı ve hastanın ihtiyacı olan uygulamaya göre değişkenlik göstermektedir.
Kaş ekimi fiyatları kişinin kaş ekim süreci, kişiye uygulanacak kaş ekim tekniği, sağlık merkezinin bilinirliği ve doktorun başarısına göre artıp azalabilmektedir. Kaş ekimi fiyatları 2023 hakkında bilgi almak için bize ulaşabilirsiniz
Kaşında seyrelme olduğunu düşünenler ya da kaşının yapısında bozukluk olduğunu düşünenler kaş ekim yöntemi ile bu sorunlarını çözümleyebilir. Bu noktada başarılı bir kaş ekiminin gerçekleştirilmesi için hastanın isteği en önemlisidir. Kaş ekimi öncesinde ön çalışma dikkatli bir şekilde yapılırsa eğer kaş ekim operasyonundan doğal bir görüntü elde edilecektir.
Kaş ekimi öncesi hasta ile doktor arasında ön bir çalışma yapılırsa hasta ve doktor iletişim halinde gideceği için ve sonuç hastaya sürpriz olmadan hasta değiştirmek istediği noktaları da doktoruna iletebileceği için sonuç, hem herkesi memnun eder hem de oluşturulan kaş doğal bir görünümde olur.
Günümüz de birçok kaş ekim yapan klinikler ve uzman doktorların en büyük hedefleri kaş ekimini kalıcı hale getirmektir ki bunu şu an büyük ölçüde başarmışlardır.
Birçok kaş ekim yapan firmalar da bu şekilde sloganlarla ile hatalarına ulaşmaya çalışıyorlar. Kalıcı kaş ekimi için şu an günümüzde en son yapılan iki yöntem vardır ki bunlar FUE ve DHI yöntemleridir bu yöntemler sayesinde kaş ekimi yapılan kişilerde kalıcı bir sonuç alınmaktadır.
Kalıcı bir kaş ekiminin en önemli dikkat edilmesi gereken hususlarından bir tanesi de öncelikle köklerin hastanın en sağlam olan bölgelerinden alınmadır ki bunlar kafatasının yan tarafı, ense kökü, göğüs kılı, koltuk altı bölgeleri ki bunlar da yapılan testlere göre alınmaktadır.
Bunun dışında yine dikkat edilmesi gereken husus ekim esasındaki açının çok önemli olmasıdır kaş vücuda en yakın yatayda olduğu için bu husus dikkat edilmezse doğru açı ile ekilmeyen kökler kalıcı olmayabilmektedir. Tüm bunların yanında doğru bir uzman doktor tarafından operasyonun gerçekleştirilmesi önemlidir.
Doğru alınmayan ve doğru nakli yapılmayan kökler uzun vadede dökülmeye ve bir daha çıkmamaya sebebiyet verebilir. FUE ve DHI yöntemi dışında yapılan kaş ekimlerde de kalıcı sonuçlar alınamadığı klinik olarak da kanıtlanmış ve gözlemlenmiştir.
Doğru bir şekilde yapılan kaş ekiminden sonraki süreçte de hastanın uzman doktor tarafından önerilen şeyleri yapması ya da yapmaması gereken hususlara dikkat etmesi ve özem göstermesi gerekmektedir bu da ekimin kalıcılığını doğrudan etki etmektedir.
Kaş ekimi işleminde greft sayısı çok önemlidir ki sağlıklı ve kalıcı bir sonuç alabilmek için doğran doğruya sonucu etkileyen bir etmendir.
Greft sayısı her ne kadar ortalama 250-300 arası kabul edilse de çoğu uzman doktorların görüşü bu yöndedir genel olarak bu sayının yeterli olacağı kanısına varılmıştır ama bazı istisnai durumlarda da bu sayı artabilmektedir.
Hastanın kaş yapısı ve kaş durumu belirleyici faktördür çünkü kaş ne kadar seyrek olursa bir o kadar da greft sayısı arayacaktır o yüzden kaş ekim yapılmadan önceki muayene sırasında da buna dikkat edilir ve bu durum göz önüne alınarak değerlendirmeler yapılır greft sayısı belirlenir.
Hastanın dolgun bir kaş istemesi de bu sayısı doğrudan doğruya etkiler ki ne kadar yoğunlukta ve sıklıkta kaş görünümü istediği de önemlidir çünkü bu da greft sayısını doğrudan etkileyecektir.
Kadınların ve erkeklerin özellikle dış görünüme çok önem verdikleri bilinmektedir ki bu süre gelen geçmişten günümüze bir durumdur, insanlar dış görünüşlerine daima özen göstermiştir ve gösterecektir de. Kadınların bu konuda daha hassas ve daha dikkatlidirler ki yaşamlarının çoğu bir gününü aynı karşısında geçirdikleri araştırmalar sonucunda ortaya konmuş gerçek bir durumdur.
Kaş da insanın yüz görünümünü doğrudan etkileyen bir durumdur o yüzden kadınlar kaşlarına bakım yaparken çok dikkatli olurlar.
Kaşlar da dökülmeye yaşayan insanlar özellikle görünümü doğrudan etkilediği için rahatsız ve huzursuz olurlar ki bu durumun sonucunda da psikolojik olarak büyük ölçüde etkilenmektedirler.
O yüzden kaş problemi yaşayan insanlar bu duruma kalıcı çözüm bulmak için kaç ekimine başvurular ve bu yöntem son zamanda günümüzde çok yaygınlaşmıştır ki kalıcı çözümler de artık alınmakta.
Birçok noktada insana iyi geldiği tahmin edilse de kaş ekimi insana en iyi geldiği konu ruhsal olarak kendisini iyi hissetmesine yardımcı olmaktadır zaten kaş ekimi yaptıran hastaların büyük bir kısmı bu durumdan aşırı rahatsızlık duydukları ve psikolojilerini doğrudan doğruya etkilediklerini için yaptırdıklarını söylüyorlar.
Çok az bir kısım tamamen daha iyi bir görünüme sahip olmak için canlı ya da daha dolgun bir kaş görünümüne sahip olmak için yaptırdıklarını söylerler genele bakarsak eğer bu durumda da insan yine kendisini daha iyi hissedeceğine inandığı için kaş ekimi yaptırıyor bu durumda genel kanıya varacak olursak insanlar en büyük sorunları olan ruhsal yönden kendilerini iyi hissetmek için kaş ekimine başvuruyorlar.
Kaş ekiminden sonra köklerin 15 gün içinde dökülüp akabinde 3 ay sonra sonra tekrardan dökülen köklerin çıktığı gözlenmiştir. Tam olarak ise 6-7 ay sonra ekimi yapılan köklerin ortama uyduğunu ve tam olarak kaşlarla uyum içerisinde büyüdüğü anlaşılmıştır.
İlk etapta ekilen kökler saç kökleri olduğu için normal kaşlara göre daha hızlı büyümektedir o yüzden ekim yaptıran kişiler 2 haftada bir saçları kaş boyutunda kesmek zorunda kalmaktadır ve bunu sürekli takip etmektedirler
Kaş ekim tam olarak bir saç ekimi süreci gibi 1 yılda kendisini tamamlamaktadır ve bu süre zarfında kaşların kendisine göre hızlı büyüme süreci devam edecektir.
1 yıl geçtikten sonra kökler kaşların yuvalarına uyum sağladığı için artık çok daha yavaş büyüyecektir. Ki bu da kişinin 2 hafta da bir kesmek zorunda kalmasından kurtulması demektir.
Kal ekimi yapıldıktan sonra doğru bir şekilde bakımı yapılmazsa ya da uzman doktor tarafından dikkat edilmesi gerek hususlara dikkat edilmezse eğer bu durumda köklerin tutması doğrudan etkileneceği için dolayısı ile saçların uzanması da doğrudan etkilenecektir.
Bu durumda sağlıkla bakılmayan köklerin gelişimi zayıflayacak ve normal kaşa göre hızlı büyüyen saçlar büyüme hız yavaşlayacaktır ama köklerin tutma olasılığını da zayıflatacaktır.
Kaş ekimi öncelikle kaş problemi yaşayan insanların bu sorunlardan kurtulması için yapılan küçük bir cerrahi operasyondur ve amaç seyrek ya da tamamen kaybedilmiş kaşların vermiş olduğu kötü görünümden kurtulmaktır.
Kaş ekimi doğru bir şekilde yapıldığı taktirde yani köklerin vücudun en sağlam yerinden alındığında ve vücuda doğru bir açısıyla ekimi gerçekleştirildiğinde buna bağlı olarak da operasyonu en doğru bir biçimde yapıldığında, hastanın operasyon sonrası uzman doktoru tarafından uymasını istediği şeylere dikkat ederek uygularsa hem hasta hem doktor tarafından doğru bir şekilde süreç tamamlandığında doğru bir kaş ekimi gerçekleşmiş ise bu durumda sağlam kaşlara kavuşulur ve dolayısı ile kalıcı kaş ekimi gerçekleştirilmiştir demektir .
Doğru bir kaş ekim yapıldığında ise o kaşlar bir daha dökülmez ve kaş kaybı yaşanmaz. Bu durumda da kaşlara istenilen şekilde şekil verilir ve şekil vermeye da gayet uygun bir şekilde yardımcı olur önemli olan doğru kaş ekiminin yapılmış olmasıdır.
Ekilen kökler saç kökü olduğu için ilk zamlarda hızlı büyümeye bağlı olarak şekilde vermek belki zor olsa da 6-7 ay sonunda ve özellikle 1 yıl geçtikten sonra kaşlara istenilen şekilde şekil verilebilecektir.
Ense bölgesinden alınan saçlar kaş ekiminde kullanıldıktan ve ekim işlemleri bittikten sonra ilk 3 ayda dökülme ve tekrar büyüme görülür.
Ense bölgesinden ve kaç bölgesine nakledilen saçlar normal kaşlara göre çok daha hızlı büyür bunun sebebi ise saçların kaş köklerine göre büyüme hızının daha fazla olmasıdır bundan dolayı kaş ekim yaptıran kişiler her 2 haftada bir saçları kaş hizasında kesmek zorunda kalmaktadır.
6-7 ay sonra ekilen bölgeye uyum sağlayan saçlar daha yavaş uzar ve ekim yaptıran kişi daha uzun vadede kesim yapar.
Kaş ekiminden sonra üçüncü ay içinde dökülen kökler tekrar çıkmaya başlar. 6. ay ile 1 yıl arasında ise tamamen kaşlar çıkar.
Eğer kaş kökleri sağlam ise ve doğru bir şekilde kaş ekim işlemi yapılmışsa kaş ekim kişinin kaşlarına, dolayısıyla yüzüne şekil verir.
Ekilen kaşlar ileride renklendirilebilir. Tabi ki bu durum kaş köklerinin doğru yerden alınması ve doğru açıdan ekilmesi ile mümkünüdür.
Düz kaşlara kavis kaş ekim sırasında kolaylıkla verilebilir. Bunun için hastanın doktoru bilgilendirmesi ve doktorun kaş ekim tasarımı o doğrultuda hazırlayıp, ekimi o tasarıma uygun olarak uygulaması gerekir.
Kaş ekim sadece kişinin saçlarını güçlendirip, gürleştirmek için değil kişinin saçlarına şekil vermek için de yapılır. Bu nedenle kaş ekim kişinin kaşlarının şeklinin değiştirilmesi için de uygulanabilir.
Doğru bir uzman ve kendisini kanıtlamış bir sağlık merkezi ile çalışıldığı sürece enfeksiyon riski çok düşüktür. İşlem lokal anestezi ile yapıldığı için her lokal anestezi kullanılan işlemde olabilecek kadar enfeksiyon riski bulunur. Fakat bu şişme, ödem gibi enfeksiyonlar da birkaç gün için de etkisini yitirir.
Ekilen kökler ekim yapılan bölgeye zamanla uyum sağladığı için kaşlar başka bir renge boyanabilir.
Evet renklendirilebilir. Kaş ekim işleminden sonra kişi daha önceden kaşına uyguladığı uygulamaları yapmaya devam edebilir. Çünkü kişinin yeni kaşı yapay değildir. Kişinin kendi kaş köklerinden oluşmuştur.
Kaş ekme işleminde ilk olarak doktor ile hasta ön görüşme yapar. Doktor hastanın isteği doğrultusunda bir tasarım ortaya çıkarır. Bu tasarım yani hasta isteği hastanın kaş yapısı ve yüz şekline uyumluysa işlem gerçekleştirilir.
Hasta kaş ekiminden üç gün sonra muayeneye gidip, doktorunun onayı ile duş alabilir. Normal hayatına da üç günün sonunda kaldığı yerden devam edebilir.
Kaş ekimi işleminden yaklaşık dört hafta sonra kopartılan tüy kökleri geri gelir. Ve tüyler % 80 oranında uzar.
Kaş ekimi sonrası kişinin yeni kaşı üçüncü aydan itibaren çıkmaya başlar. Gözle görünür şekilde kişinin kaşlarının çıkması işlem yapıldıktan sonra altıncı aya kadar uzayabilir.
Kaş ekimi işleminde yaş sınırı yoktur. Fakat uzmanlara göre sağlık problemi değil de estetik kaygılar ile bu operasyon yapılacaksa hastalar 21 yaşını doldurmuş olmalıdır.
